Transa Nasıl Geçeriz?
Parapsikoloji ile ilgili çalışmalara aşina olanlar "transa geçmek" ifadesini sıklıkla duymuşlardır. Dış uyaranlardan izole olarak, derin bir huzur ve hafiflik hissi ile birlikte ortaya çıkan trans hali, duyu ötesi algılarımızı geliştirmek, güçlendirmek ve bu algılarımızı en iyi şekilde kullanmak için kolayca ulaşabilmemiz gereken bir noktadır. Kelime anlamı olarak ruh ile irtibat kurulan evre, kendinden geçme, içe çekilme, bilinçli veya bilinçsiz duyu organlarıyla algılanan dünya ile irtibatın kesilmesi anlamlarına gelir.
Trans Evresi ve Beyin Dalgaları
Gündelik yaşantımızda uyanık halde iken beynimiz beta ve aşırı aktivitelerde bulunduğumuz durumlarda ise gama dalgaları yayar. Trans evresi Alfa dalgalarının yayılması ile başlar. Normal şartlarda Alfa dalgaları insanın uykuya dalış anı öncesi ve dalışına hazır olduğu anda yayılmaya başlar. Derin uyku evresinde ise Teta dalgaları ortaya çıkar. Aslında insanın normal yaşamının bir parçası olan trans evresi alfa ve derin trans evresinde teta dalgaları ile dış dünyadan tümüyle soyutlanmamızı ve yeni bir güne daha enerjik ve dinlenmiş bir şekilde uyanmamızı sağlar. Hipnoz altında uyuyan deneklerin kısa süre uyumalarına rağmen kendilerini çok iyi dinlenmiş hissetmelerinin nedeni de budur.
Doğal Trans ve Bilinçli Trans
Doğal trans yukarıda bahsettiğimiz beyin dalgaları eşliğinde gündelik yaşamımızın bir parçası olan transtır ve bilinçli transtan en büyük farkı bilincin büyük oranda kapalı olmasıdır. Tümüyle kapalı demiyorum çünkü uyku halinde fizyolojik ihtiyaçlar ve olası hayati durumlar söz konusu olduğunda bilincin tekrar açılabilmesi için dış uyaranlara karşı küçükte olsa bir kapı aralık bırakılır. Bilinçli transta ise kişi kendi isteği ile alfa ve teta evresine girdiği için eğer uykuya teslim olmazsa bilinç hala aktiftir ve ruhsal irtibat beta evresine göre çok daha yoğundur. Astral Seyahat, Telepati ve Zaman ötesi algı deneyimleri bu aşamada çok daha yoğun bir şekilde yaşanabilir. Bu evrede ruh ve madde beden arasında dış uyaranlardan dolayı azalan iletişim artış göstermekte ve maddesel algıdan ruhsal algıya geçiş sağlanmaktadır.
Derin Trans ve Ruhsal Algılar
Günümüzde madde ve maddesel yaşam ön planda tutulduğu ve tüm sistemlerde buna göre dizayn edildiği için asıl önemli olan ruhsal bağlar maalesef arka planda kalmıştır. Derin trans halini yaşamayan kişilerin bu hali bir kez yaşadıklarında dünyayı çok daha farklı ve olumlu algılamalarının nedeni de budur. Daha önce ruhsal yolla algılayamadıkları ve atladıkları ayrıntıları algılamışlardır. Derin trans halini bilinçli bir şekilde yaşayabilmek için madde düzeyinden sıyrılıp ruhsal seviyeye çıkmamız gerekir. Duyu organları ile madde düzeyinden aktarılan parazitler / düşünceler / tartışmalar / karmaşalar / kaygılar ve yaşamımızı altüst eden ne kadar olumsuz algı varsa tümünün ortadan kaldırılması gerekir. Sıkı sıkıya bağlandığımız dünyanın bir an dahi olsa geride bırakılması kolay değildir ancak bir kez yapıldığında her zaman aranan bir huzur limanı halinde sizi bekliyor olacaktır.
Bilinçli bir transa geçebilmek için kullanılan çok sayıda teknik vardır. Dikkat edilmesi gereken kişinin kendisine uygun bir teknik bulması veya teknikleri kendisine uyarlamasıdır. Başta meditasyon olmak üzere kullanılan tüm teknikler herkeste aynı sonucu vermeyebilir veya aynı derinliğe ulaştırmayabilir. "Tekniği denedim ama işe yaramadı" söylemlerinin nedeni de bu farklılıkların gözardı edilmesidir. Bir objeye bakarak, objeyi zihinde canlandırarak, müzik dinleyerek veya tüm dikkati nefes alış verişlerine vererek trans haline geçilebilir. Görsel, işitsel veya dokunsal oluşunuz kullanacağınız tekniğin size sağlayacağı yararı da büyük oranda etkileyecektir.
Transa geçişte ana unsur dikkatin bir noktaya toplanarak dış uyaranları en aza indirmektir. Duyu organları ile algıladığımız dış dünyadan soyutlandığımızda içe doğru yöneliş başlar. Alfadan tetaya doğru uzanan bu evre pratik yaptıkça daha kısa sürede yakalanır ve ruhsal algılarımızda da genişleme meydana gelir. Her çalışma bir öncekinden daha kısa sürede derinliğe ulaşmamızı sağlar. Öyle ki bir süre sonra tıpkı hipnoz altında "üçe kadar saydığımda uyuyacaksın" komutu kadar etkili bir geçiş yaşanabilir.
Transa Geçişte Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar
Çalışmalarda dikkat etmeniz gereken noktaları şu şekilde sıralayabiliriz,
# Zihnen kendinizi hazırlayın. Çalışmalara başlamadan önce bu çalışma ile neyi amaçladığınızı, neler beklediğinizi ve neler yapmak istediğinizi belirleyin.
# Çalışmanızı yapacağınız ortamı seçin. Bu ortam mümkün olduğunca sessiz ve loş ışıklı bir yer olsun.
# Çalışma ortamınız her an rahatsız edilmeyeceğiniz bir ortam olmalı. Çalışmalarınız ilerledikçe belirli bir derinlikte aniden irkilerek kendinize gelmeniz emin olun hiç hoş olmayacaktır.
# Çalışma ortamınız ne çok soğuk ne de çok sıcak olmamalı. Bedeninizin rahat edeceği bir ortam olmalıdır.
# Çalışma yaptığınız ortamda asla negatif düşüncelere yer vermeyin. Mümkün olduğunca pozitif olmaya çalışın.
# Çalışma öncesi ne çok aç ne de çok tok olun. Bedensel ihtiyaçlarınızı gidermiş olarak çalışmalara başlayın.
# Çalışmaya başladığınız saatleri sessizliğin en yoğun olduğu zaman dilimlerinde yapmaya özen gösterin.
# Işık melatonin salgısını etkileyeceği için mümkünse ışığı en aza indirmeye çalışın. Hatta karanlık bir ortamda yapmanız daha iyi sonuç almanızı sağlayacaktır. Zamanla belli bir seviyeye geldiğinde çoğu şartları yerine getirmeseniz de istediğiniz sonucu elde edebilirsiniz.
# Tüm şartları yerine getirmek için yeni bir ev inşa etmeye gerek yok. Dilerseniz gece yatağa uzandığınızda tüm şartları zihninizde de oluşturabilirsiniz.
Transa Nasıl Geçeriz? Kısa ve Etkili Bir Yöntem
Transa geçmek için uygulanabilecek en pratik ve etkili yol nefes alışveriş çalışmasıdır. Bu yöntem için herhangi bir obje veya ekstra şartlar gerekmediği için yatarken de yapabilirsiniz.
# Sırtüstü uzanın (Eğer kısa sürede uykuya dalıyorsanız bağdaş kurarak veya sandalyeye oturarak ta yapabilirsiniz) Önemli olan bedenimizi kasmadan rahat edebileceğimiz enerji kanallarının açık olacağı bir pozisyondur. Buna en uygun pozisyon sırtüstü uzanmaktır. Boynunuzun altın yüksek bir yastık koymamaya özen gösterin eğer siz çok rahatsız etmiyorsa yastıkta kullanmayın.
# Gözlerinizi kapayın ve ve derin bir nefes alın. (Burnunuzdan Diyafram nefesi, yani karnımızın yukarı kalktığı nefes alma) Ciğerlerimizi tümüyle dolduralım ve oksijenin ciğerlerimizin en üst noktalarına kadar çıkmasını sağlayalım.
# Nefes alıp verirken tüm dikkatinizi aldığınız ve verdiğiniz nefese verin. Havanın içinize girişine, ciğerlerinizi doldurmasına ve bedeninizi terk edişine dikkat edin. Bu noktada imajinasyon tekniklerini de kullanabilirsiniz. İçinize çektiğiniz havayla birlikte bedeninize enerji girdiğini çıkarken de bedeninizdeki tüm negatif enerjilerin kirli havayla birlikte dışarı atıldığını canlandırabilirsiniz. Enerjileri renklendirerek kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayabilirsiniz.
Yazının Devamı: Transa Nasıl Geçeriz? Nasıl Transa Geçilir? Derin Trans ve Etkili Kolay Teknik